Her insanın içinde garip bir yol hikayesi vardır. başı sabır,sonu umut... blog sayfama hoş geldiniz......... hannesu

7 Ocak 2017 Cumartesi

MUTLULUK




                                            Bir çocuk sevinciyle yaşamak HAYAT'I




Yaşadığımız dünya hayallerimizin bile yetersiz kalacağı çeşnilik, renklilik ve zenginlikle dolu.
Oysa ne yazık ki; bu çeşnilik ve farklılık içindeki dünyayı, grinin tonlarında renksizleştiren aslında her birimizin içinde haps olduğu zihinsel algılarımızda saklı. 
Tıpkı aynı algısal hatayı hayatlarımız içinde yaşanmışlıklara dair her şeyde yaptığımız gibi. 
Örneğin mutlu olmamızı gerektiren sayamayacağımız kadar nimetlerle kuşatıldığımız halde, nasılda mutsuz olma halindeki bakışlarımız çerçevesinde kaybediyoruz kendimizi.
Ve yine her birimiz mutluluğun önündeki ufak taşları kaldırma yerine kocaman kayaları koyuyoruz küçük mutluluklarımızın önüne bile..
Halbuki belki de;
Bazen gülüşlerimizde değil, gözyaşlarımızın içinde gizlidir mutluluk....
Bazen evrenin muhteşem senfonisinde kayboluşumuzu seyredebilmektir bilinçlice.
Bazen sevildiğini bilmeksizin ya da sadece sevgiyi yaşayabilmektir "MUTLULUK".
Bazen bir çocuğun gözlerinde...
Bazen de bilerek çocuk olabilmekte
Bazen doğanın seslerinden akan müzik ziyafetine eşlik edebilmektir...
Bazen bahar da yine yeniden hayata doğan çiçeklerin renk cümbüşünde kaybolmak gözlerimizin derinliğinde.
Bazen içten sessiz sessiz ağlarken, tebessüm edebilme yeteneğidir belki de mutluluk.
Bazen mahrum kaldıklarımızın aslında bize kattığı fark edemediğimiz güzelliklerdedir.
Bazen o hep korktuğumuz yalnızlığımızdadır, içe bakışlarımızın sığ derinliklerinde.
Aslında "MUTLULUK" hep bizledir de uzaklaştırırız onu, ulaşmayı istememekle...
Rabbim mutluluğu isteyenlerden kılsın öyleyse...
Mutsuz olmanın çoğul halindeki ruh halimle yazdığım yukardaki bir dizemde geçtiği üzere; 
"Bazen mahrum kaldıklarımızın aslında bize kattığı fark edemediğimiz güzelliklerdedir  MUTLULUK.
Öyle ya nasıl da; algılarımızın hapsettiği zihinsel tüm çerçevelerde daralttığımız bakış açımız, kapkara bulutlarla kaplıyor masmavi gökyüzümüzü...
Fark etmeden dert ettiğimiz sıradan şeyler gün gelir yerini büyük şeylerin derdine bıraktığında kendini, işte o zaman fark ederiz geçmişte mutlu olabilme şansına sahip olduğumuz anlarımızı nasılda umarsızca teğet geçtiğimizi... 
Yine oysaki, bedensel tüm yeterliliğe sahip bizlerin mutlu olma halimize engel diye gördüğümüz sıradan şeyler bir fiziksel engellinin yaşamında söz konusu bile olmaz hakeza...
Vucudumuzun hiçbir maddi değerle ölçülemeyecek her bir organına şükretme  farkındalığı için, sahip olduğumuz bu nimetleri sınanma ile gelen kayıbla yaşamak  mı lazım ki?
Her türlü ihtiyaçlarımızın kendimizce yapılabilmesi fırsatına sahip olmanın bahşedilmiş nimet olduğunu kaybetmeden anlamak zor olmasa gerek.
Keza hayatın tüm iniş ve çıkışlarıyla ZAHMET'siz RAHMET'in olamayacağını bize gösterme fırsatlarıyla hayatımızı kuşatan ve bizi bize bırakmayan bir RAB'bin varlığı en büyük "MUTLULUK" olsa gerek.
Herkese, kaybetmeden sahip olduklarının " MUTLU" olma halinde şükürle dolu bir yaşam dileğimle.

Selametle kalın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

teşekkür ederim